Tüp Bebek Transfer İşleminden Sonra Annede 9. Gün Belirtileri

Tüp bebek transfer işleminden sonra anne adayında transferin 9. gününde bir takım lekelenme durumları görülebilir.

9. Gün Neler Yapılmalıdır

Tüp bebek kararı veren bir çiftin doktor kontrolü sonrası adet kanamasının 2.günü itibariyle tedaviye başlanıldığı dönemdir. Tüp bebek aşamasına geçilmeden önce çifte önce aşılama yöntemi uygulanır. Bu yöntem 1 ila 3 kez deneme sonrasında başarı yakalanamazsa tüp bebek tedavisini ertelemenin bir anlamı yoktur. Günümüzde tüp bebek eskilere nazaran çok fazla tercih edilmektedir. Hatta hatta ikiz bebek isteyenler problem olmasa dahi bu yönteme başvurmaktadırlar.

Bir tüp bebek tedavisi aşamaları genel anlamda 4 aşama olarak görülebilir. Bunun ilk aşaması kadının ve erkeğin tüp bebek kliniğinde tedaviye başlamadan detaylı incelenmesidir. Bu ne demektir? Kadında yumurta oluşumu var mı, rezervi nasıl, rahim duvarında problem var mı, herhangi bir miyom durumları var mı, kadının yaşı, adet düzensizlikleri, erkekte sperm sayısı ve hareketliliği gibi durumların incelenmesi sonrasında ikinci aşamaya geçilir. İkinci aşamasında yumurta üretimin fazlalaşması adına verilen hormonal baskı dönemidir. Bu da alınan hormon iğneleri ile mümkün olan bir durumdur.

Belli bir milime gelene kadar bu hormon kadına dışarıdan verilir. Amaç istenilen düzeyde ve sayıda yumurta sağlayabilmektir. Üçüncü aşama ise laboratuvar ortamında toplanan yumurtalar ile sperm hücrelerinin döllendirilmesi dönemidir ve embriyo gelişimin takibidir. Dördüncü aşama ise kaliteli embriyoların rahme transferidir. Bu transferden sonrası sıra gebelik testine kadar embriyonun tutunma savaşını vermesini beklemektir.

Embriyo Transferi Sonrasında

Tüp bebek tedavilerinin her aşaması hasta için büyük strestir. Her ne kadar uzmanlar bu hassas dönemde stresten uzak olunması adına çeşitli uyarılar verse de bu imkansızdır. Çünkü tedaviye başlandıktan sonraki nerdeyse her gün yeni bir haber yeni bir gelişme yeni belirtileri kaydeder bu da hem kadın hem erkek için stres kaynağıdır. Özellikle kadın bu dönemde dışarıdan çok fazla hormon baskısı aldığından onun yaşadıkları çok daha başkadır. Heyecanlanan dönem embriyo transferinde ve hamilelik testi arasındaki zaman dilimidir. O dönem içerisinde bir sürü belirtiler yaşanabilir.  Mide bulantısı, kasık ağrısı, meme hassasiyeti gibi.

Embriyonun rahime tutunması gerçekleştiği andan itibaren rahim içi duvarlarına HCG yani hamilelik hormonu salgılamaya başlar. Ve bu salgılanan hormon anne adayının kan ve idrara karışır. Transferinden sonrası 7 ila 9.gün arasında kandaki HCG oranı artmaya başlar. Bundan sonraki dönemde eğer hamilelik oluşmuşsa her 48 saatte bir bu artış ikiye katlanır. Embriyo transferinden sonra kadında vücut farklı farklı uyarılar vermeye başlar.

9.Gün Belirtileri

Özellikle transferden sonraki 9.günde artık kadın farklı durumlar yaşamaya başlar. Bu yaşamalar dışarıda gerçekleşirken kadın rahminde de hamileliği oluşturan hücreler boyutlara ulaşır, canlılık durumları artık bir rakamsal değer taşımaya başlar, veri vermeye hazır duruma gelir. Yani 9.günde yapılacak bir kan testinde hamilelik gerçekleşmişse pozitiflik adına test değerine rastlanabilir. Sonrasında 9.gün testi ile 3 gün sonra yapılacak test karşılaştırılır. Ve eğer değerde artış katlanmışsa hamilelik netleşir. Transfer işleminden 12 gün sonra kanda gebelik testi ile hamilelik var mı yok mu anlaşılır. Bunun öncesinde hamilelik belirtisi normal şartlarda olmaz bu sadece kadının psikolojisinden kaynaklanmaktadır. Çünkü gebelik ile ilgili hormonlar henüz anne karnına geçmemiştir. Kadın 9.günde tutunma kanamaları yaşayabilir. Kanamanın renk ve miktarı bu aşamada önem taşır.

Embriyo Transferi Sonrasında 9. Gün Lekelenmeleri

Embriyo transferi sonrası özellikle 7 ila 9.günlerde birtakım lekelenmeler yaşanabilir. Kanamanın rengi bu noktada önem taşımaktadır. Bu kanama belirtileri embriyonun tutunma evresi olarak nitelendirilir. Eğer koyu kahve ya da siyah ise bu embriyoların anne adayının rahmine tutunmuş olduğunun göstergesidir. Kanamanın rengi açık kırmızı ise tutunmadığı anlamına gelmemektedir. Kanama çok ise doktora başvurulması gerekir. Gerekli kontroller sonrası kanama durdurucu ve kadını yatma istirahatine gönderilmesi ile test gününe kadar bir bekleme dönemi başlatılır. Zira kanama rengi kırmızı dahi olsa bu embriyonun tutunma çabasının belirtileri olarak adlandırılmaktadır.

Transfer Sonrası Test Açıklamaları

Transfer sonrasında anne adayları kendilerine söylenen tarihte kanda BHCG testi yaptırmalıdır. Sabırsızlık ve heyecan dolu günler yaşandığından 12.günden önce yapılan idrar testi genelde yanıltıcıdır. Çünkü bu günlerin test sonuçları öncelikle kana ileriki günlerde idrara belirti vermeye başlar. Bu sebeple doktorlar 12.günde özellikle kandan test isterler. İdrar testleri piyasada da çok rahat bulunan testler olduğundan, anne adayları hemen bu duruma başvururlar.

İdrar testlerinde çizgiler hamilelik bulguları için anlam taşırlar. Yaklaşık 5.dk içerisinde oluşan çizgiler ya da silik kalan çizgi bazen yanlış yorumlanabilir. Normal şartlarda iki tane çizginin tam belirlemesi, testin pozitif yani hamilelik olduğunu, ikinci çizginin silik olması testi tekrarlamanın gerekliliğini, tek çizgi çıkması halinde testin negatif ve hamilelik olmadığının belirtisidir. Silik çıkan çizgiler bazen hamilelik yok olarak yorumlanabilir. Ancak bu yanlıştır. Böyle durumlarda kan testi ile bu sonucun desteklenmesi şarttır.

Transfer sonrası idrar testine güvenilmeme durumunun sebebine gelince; embriyo geç yerleşmiş olabilir bu da idrar testinin negatif çıkmasına sebebiyet verir. Dolayısıyla erken yapılan idrar testiyle alınan olumsuz gelişme beklenecek güne kadar anne adayı için stres kaynağı olacaktır. Bu sebeple doktorunuzun tavsiyesi doğrultusunda bu dönem içerisinde mümkün olduğunca günlük hayata endekslenerek hem kendinizi hem embriyonuza huzur yaratmak adına sükûneti korumak en doğru hareket olacaktır.

BHCG Hormonu Net Sonuç Alımı

BHCG hormonu döllenmeden ortalama 7 ila 12 gün sonra kanda hormon salgılamaya başlar ve bu salgılama 5 ml üstüne çıkınca gebelik var demektir. Ancak önemli olan artışların sağlıklı olmasıdır. Zira 48 saatte bir iki katı artış yaşanmalıdır. Özellikle bu dönemde artış sağlanmada dış gebelik durumları yaşanır ki bu da embriyonun rahim dışında kalmasından oluşur.